Nar ı Sevda

Nar ı Sevda


Gözlerini kapayıp
Düşlemeye başlayınca insan
Gün ortasını kendine gece yapar
Karanlık dağlara bastırmadan
Gözlerinin içinde
Sevgilinin gözlerine sığınır
Gözlerini gözlerine değdirmek
Sınıra kaçağa gitmek gibidir
Açılmamış gelin bohçası haliyle
Sevgilinin sesini duymak için
Fısıltılarını kulaklarına çağırmak
Dermanı olmayan maraza
Merhem olmuşçasına
Bir hastayı taburcu etmek gibidir

Nar-ı sevdaya düştükten sonra
Gülüşler hüzünleri kovalar
Bulutları kamçılayan şimşekler gibi
İnsanın ruhuna yaygılar serer
Yakıtı hasret olan
Manasız bir eşikte zamanı tüketmek
Vadisine koşan sular misali
Bir metruk yürekte meşrâ gibidir

Bekir AHISKALI